Sapkınlık nedir? “Gayet iyi biliyorum ama yine de . . .”*
Özgür Öğütcen
“Cinsellik kavramının çocukların ve sapkın denenlerin analizinin gerekli kıldığı üzere ‘çekiştirilmesi’ne gelince, psikanalize yüksek bir bakış noktasından küçümsemeyle bakan herhangi bir kişinin, psikanalizin genişletilmiş cinselliğinin ilahi Platon’un Eros kavramına ne denli yaklaştığını anımsaması gerekir.”
Freud, 1920, Cinsellik Üzerine Üç Deneme’nin dördüncü basımına önsöz[1]
FREUD
İnsan cinselliğinin tezahürlerinin, hem “normal” kabul edilen hem de sapma kabul edilen biçimlerinin, çok geniş bir çok-biçimlilik arz etmesi sapkınlık sorunsalını ikiye bölen bir hat oluşturuyor. Bu hattın çizdiği sınırların bir tarafında sapkın olarak tanımlanan bireyler yer alırken diğer tarafında ise cinselliğin bizatihi kendisine içkin sapkın özellikler bulunması yer alıyor.
Freud’un meslek yaşamının başında ne toplumla ne de bilimsel çevrelerle çatışmacı bir tutum içine girmek istememesi onu sapkınlığı insan doğasının hayvani yanıyla tanımlayan zamanının bilimsel popüler söylemine yaklaştırmıştı. Bununla birlikte Freud, özellikle dipnotlarda belirginleşen kendine yönelik eleştirel tutumuyla, çocukluk çağı cinselliğini ve genel olarak cinselliği çok-biçimli sapkın ilan edince konumu tamamen değişmişti. Bu sadece onun konumunu değiştirmekle kalmadı, cinselliğin doğasının ne olduğuna ilişkin sorunsalı da yerinden oynattı. Freud sayesinde sapkınlık, yani hem sapkın özneler hem de sapkın cinsel davranışlar bir damga, aşağılayıcı bir dejenerasyon olmaktan çıkıp anlaşılması gereken bir yapı statüsüne yükseldi. Bu hususta Freud’un “normal” olarak adlandırılan kategoriyi de dönüşüme uğrattığını söylemek yerinde olur. Ama bu, adım adım gerçekleşti. Freud böylece kendisinden önce gelen ve cinselliği ve onun sapmalarını teorize eden kuramcılarla arasına bir mesafe koymuş oldu. Bu sayede çağının bilimciliği, evrimciliği ve konformist orta yolculuğu karşısında dirençli ve hatta yer yer uzlaşmaz bir klinik alan inşa edebildi.
Okumaya devam et “Yeni yazı: Sapkınlık nedir? “Gayet iyi biliyorum ama yine de …””








